KULACA SALÇA KOOPERATİFİ’NİN 50.YIL GURURU..!!

KULACA SALÇA  KOOPERATİFİ’NİN 50.YIL GURURU..!!
Yayınlama: 31.08.2025
A+
A-

Kulaca Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nin 50 yıllık süreci aşarak bugünlere gelmesinde çok büyük payı olan Kooperatifin ürün kalitesi ile ihracata başlamasını sağlayan , İnegöl’ümüzün, Bursa’mızın tarım anlamında da duayeni olmayı başarmış olan bilgi birikimi ile ayaklı kütüphane,gezen tarih,yaşayan çınar lakapları da takılan Allah bana bir 10 yıl daha ömür verirse bir fabrika daha kuracağım diyen Kulaca Salça Kooperatifi Başkanı Ahmet Uğur büyüğümüzle birçok konuyu ele aldığımız 50 yılı masaya yatırdığımız kapsamlı bir röportaj gerçekleştirdik.

***Öncelikle Ahmet Başkanım bizleri ekibimizi uzun yıllar sonrasında tekrardan İnegöl’ün Kulaca köyünde bulunan Kulaca Salça Kooperatifi’nde konuk edip ağırlamış olmanızdan dolayı teşekkür etmek istiyorum. Kulaca Salça Kooperatifi 50. yılını tamamladı. Bu anlamda bize bu 50 yılı özetleyerek röportajımıza başlayalım isterseniz.

KULACA SALÇASI ARTIK MARKA OLDU..!!

—Bize, kooperatifimize böylesine güzel bir şans tanımış olmanızdan dolayı öncelikle ben de sizlere teşekkür etmek isterim.Kulaca Köyündeki Tarımsal Kalkınma kooperatifinin kurulma amacı o günün şartlarında salça sanayisi gelişmemişti, yeni fabrikalar kuruluyordu ama çiftçi sulu ziraati bilmiyordu. Kulaca Köyü ilk 1971-72 yıllarında Tamek için domates ekti. 1973 yılında Dosan’a domateslerini verdi herkes oraya döndü. Öyle enteresan olaylar oldu ki çok ekim yapılmış olduğundan fabrika harcayamadı o zamanlar vasıta da yok, eski Austin’lere vatandaş iki, üç kişi bir araya gelip domatesini yüklüyor Yenişehir’e gönderiyor. Fakat Yenişehir’de o kadar kalabalık olduğu için bir haftada teslim edemiyor, bir hafta sonra da bekleyince domatesler çürüyordu. Çürüyünce kamyoncular ben sizden kira, para vs istemiyorum alın domatesinizi diyordu.Domatesler çürüdükten sonra bu domatesler senin olsun demiş hatta bizim vatandaşlarda kamyonculara. Tarımın gelişmişliği buradadır, hükümetlerin tarımla ilgisi olan şeyler bunlardır. Yalova Araştırma Enstitüsü’nde rahmetli Mehmet Şencan Bey adında bir Ziraat mühendisimiz vardı, yaşlıcaydı o zamanlar kendisi. O bize kooperatif kurmamızı önerdi. Onun sözüyle gittik Süleyman Bey’e, o zaman Başbakan Süleyman Demirel idi. Gittik dedik ki; Biz böyle böyle bir kooperatif kuracağız köyümüzde dedik. Genel Müdürlüğüne gittik, oraya gittik buraya gittik en sonunda bizi daire başkanlığına gönderdiler.

DEMİREL’İN YOLUNU ÇEVİRDİK,KURBAN KESTİK..!!

Oradan da izleyeceğimiz yolu bize gösterdiler. Bursa’da o zamanlar Danışman diye bir firma vardı, 3 milyon 10 liraya o günün parasıyla anahtar teslimi ona verdik. Sonra 1976’da işletmeye girdik. 1976 yılında buradan İnegöl yolundan Doğancı Barajı’nın temelini atmaya giderken biz yolunu çevirdik Başbakan Süleyman Demirel’in kurban falan kestik. O da söz verdi bize dönüşte mutlaka geleceğim dedi. Oradan Orhangazi’ye geçti Asil Çelik’in temelini attı.Dönüşte öğlen sıralarında bize geldi burayı gezdi defterimize “Fabrika kurmak önemlidir ama daha önemlisi işletmesidir” diye yazdı.Aşağıda bizim dere kenarı vardı, oraya taşıdık sebzeler meyveler koyduk ,çiçekler koyduk Millet sadece bizim köy değil ki Çevre köylerden illerden, ilçelerden Süleyman Bey geldiği için tabii müthiş bir kalabalık oldu burada.Süleyman Bey Başbakan da o kadar kalabalığı görünce benden ne istersiniz diye sordu.

SÜLEYMAN DEMİREL SÖZ VERDİ,1977 BÜTÇESİNE KOYDURDU..!!

Bizim köylüler dikiş nakış kursu istedi. İnegöl’de eski soğuk hava deposu vardı bir tane başka yoktu biz de soğuk hava deposu istedik. Söz verdi tamam dedi.1977 bütçesine 2,5 milyon Kulaca Kooperatifi adına bütçeye girdi.(Biz 5 milyon 700 bin liraya soğuk hava deposunun komplesini verdik) 1977 bütçesine bakarsanız bunu görürsünüz.Fakat Haziran’da erken seçim oldu. Ecevit hükümeti kuruldu. 1977’de fabrika çalışıyor.Tabi biz soğuk hava deposunun yapılmasını bekliyoruz.Sıkıntılar yaşıyoruz.Sorular soruyorlar, Ortaklardan yeterli Domatesi alamazsan ne yaparsın dedi içlerinden biri.Dışarıdan alırım dedim ooo olmaz kooperatifler dışarıdan almaz falan deyince “Fabrikanın yaşaması için bunu yaparım” dedim. Ali Topuz Kooperatifler Bakanı doğru söylüyorsun dedi,hak verdi bana. Yine bu Kooperatifler Bakanlığının bölge müdürlükleri de vardı o zmanlar ama tabii 1980 İhtilalinde bunların hepsi kapandı. Bizim Kooperatifler davası 18 sene sürdü 1980’den 1998’e kadar.

ERKEN SEÇİM OLUNCA İŞ ZORA GİRDİ AMA HALLETTİK..!!

Konumuzu dağıtmayayım ben işletmenin fabrikanın yaşaması için dışarıdan alırım dedim domatesi. Bakan doğru söylüyor dedi. O zaman Erhan Sevimli diye diş doktoru vardı CHP Bursa İl Başkanıydı. Başkan dedi bunun karşılığı ne olacak dedi. Ben 30-31 yaşındayım nereden nasıl bileyim dedim ki bu millet dedim Demirel’in eseri falan diyorlardı burası için “ Bu millet Demirel ,Ecevit tanımaz dedim, ışığı nerede görmüşse oraya bakar” dedim.Bakan Ali Topuz” Tamam başkanım, çözeceğiz bu işi”dedi. İki buçuk milyonu çözdü Kooperatifler Bakanı Ali Topuz. Ve işte soğuk hava deposunu da böylelikle başlandı bitti 1979 yılında da faaliyete başladı soğuk hava Depomuz. O zaman da ben başkandım ben bu arada karayollarında çalışıyorum topograftım Bursa eski hali şimdiki Büyükşehir Belediyesi İzmir kavşağına kadar İnegöl yoluna kadar basmadığım yer kalmamıştır.Bütün o yolların kodlarını ben vermişimdir.

BU YOLLARDA BASMADIĞIM YER YOKTUR..!!

Buradan 5 sene Bursa’ya gidip geldim.İnegöl-Bursa arasında basmadığım yer yoktur. 43 kilometredir bizim o yaptığımız yol. Bir de Büyükşehir ayrımından sonra İstimlak ettik gittik biz orası yoktu yıktık o yolu yaptık Merinos’un oradan. Eskiden bizim zamanımızda üşenme diye bir şey yoktu.Ben 5 sene buradan İnegöl’e gidiyorum İnegöl’den otobüse biniyorum, otobüsle Bursa’ya gidiyorum.1970’li yıllar ulaşımda çok zor akşam da dönüyordum. Mesela şimdi Besob’un karşısında bizim şantiyemiz vardı, Karayollarının Şantiyesi vardı orada. Devlet Su İşlerinin binaları evleri var orada lojmanları hemen onun önü kocaman bizim şantiyemiz vardı şimdi tabii hepsi yok oldu onların.

***Başkanım isterseniz sorulardan gidelim çünkü 50. yıl olduğu için yüzlerce soru gelmiş. İlk zamanlardaki kapasiteler şimdiki kapasiteler ve yine ihracatla da ilgili sorular gelmiş başkanım?

BİZİM SALÇAMIZ 42 BRİKSTİR..!!

— İlk kuruluşunda yılda 300 ton kapasiteli çalışıyorduk sezonda. Bunun içerisinde domatesi biberi hepsi dahil.1979’da Bursa’dan araştırma enstitüsü’nden eleman getirdik. 22 breks salça yapmış, sulu salça beynelmilel salça standardı 28-30 brekstir.Bizim salçamız mesela 42 brikstir. Biz işte böyle kaliteli salçalar yaptık her zaman. Neyse 1979’da ben Bursa’ya gittim dediğim gibi bir sene babam yaptı,köylü, amca ,dayı kardeş işlettiler kooperatifi.Ama her geçen zamanda zafiyeti uğramış sonrasında soğuk hava deposuna meyve koyan vatandaşların meyveleri çürümüş. Çürüyünce tabi bir daha da vatandaş meyvesini getirmemiş, mantar yapmaya kalkmışlar onu da becerememişler.Ben 1990’da emekli oldum. Benim bir Tarlam vardı 8 dönüm yer yarısından fazlasını dere götürmüş bir buçuk dönüm yer kalmış.Orada kum var, o kumu değerlendireyim diye kum ocağı açayım diye bir sene uğraştım tam hallettik dediler ki kooperatifin kongresi var.

KİMİ SATILSIN,KİMİ KAPANSIN DİYORDU..!!

Bir geldim kimisi satılsın diyor, kimisi kapansın diyor. 1 milyon 60 bin lira sadece SSK’ya prim vesaire ceza, birikmiş hepsi. Çarşıya çıkıyorum bir Renault’umuz var üzerinde Kulaca Kooperatifi diye yazıyor. Abi hayırlı olsun bize de uğrayıver diyor, oraya da borç var anlayacağınız.Köylü domates ekmiyor.Niye? Hiç ilgilenilmemiş ki İnegöl’e Sanayi kuruldu sanayinin tozundan domates olmuyor o şartlarda. Bende de para yok. Ben emekli oldum ama emekli param yok.Kongre’de şu listeye oy verin dedim.Hatta eskiden benimle beraber olanlar sitem ettiler bizi niye almıyorsun falan, filan dediler.Biz böyle yolumuza devam edelim dedim.Neyse 1993’te bu listeye oy verin dedik girdik işin içerisine Allah’ım dedim bana 5 yıl ömür ver ben burasını düzeltirim dedim.

BİZİM SALÇAMIZA EŞDEĞER SALÇA BULAMAZSINIZ..!

Buraları yok ,buralar hep tarla, depolar yok, binalar bile yok. Sadece kantar var kantarın yanında küçük bir yer var salçayı orada satıyoruz.Öyle böyle derken 1997 yılında 1.000 tona çıkardım. Makinelerin hepsi ölmüş zaten, Baktat firması vardı,ona fason salça yapıyoruz, kilosuna 5 kuruş alıyordum, ama taze para getirdiği için faydası oluyordu. Şimdiki yeni salçaya 10 tonla başladım her yıl kartopu gibi büyüdü.Bizim salçamızın eş değeri hiçbir yerde yok. Formül belli aslında ama vatandaşın kar etme oranı var kar etmesi için adam hile yapıyor ,sulu yapıyor. Bir de normal fabrikalar böyle katı çıkartamazlar çok yaptıkları için. Bizimki o nedenle 42-44 brikse kadar çıkar kalitesi.

**** Peki başkanım bu güzel kalitenin sırrı ne aslında bir tek sizin fabrikanızdan bu mükemmel salçalar çıkıyor,diğer fabrikalarda olmuyor mesela bu. Bu ve bu konuya benzer bununla alakalı onlarca soru gelmiş inanın.

ELLE TOPLANIR,ELLE SEÇİLİR AYIKLANIR..!!

—- Onun da özellikleri var. bir kere elle toplanıyor domates bizde elle de yine seçiliyor 2 tane 3 tane domatesin durumuna göre kadınlar bantta yıkanırken seçiyorlar ayıklıyorlar. İkincisi mesela siz üçünüz de buradan ayrılacak evlerinize gideceksiniz.Size dediler ki şu fasulye çok güzel pişiyor lezzetli aldınız götürdünüz evinize. İçine ne koyuluyorsa hepsini koydunuz biriniz düdüklüde pişirdi, biriniz aygazda pişirdi, biriniz kümbette yani sobada pişirdi. Hangisi lezzetli olur kümbette olan. Şimdi öyle aletler var ki 10 dakikada salça oluyor. bizdeki Sistem parçalandıktan sonra 70-80 derece ısıdan geçiyor ondan sonra eleklere gidiyor ondan sonra ayrılıyor şimdi öbür tarafta çok hızlı bir şekilde böyle fazla ayıklanmadan vesaire hallediyorlar ne varsa gidiyor salça olarak çıkıyor.

FAKİR SUCUĞUMUZDA ÇOK GÜZEL OLUR..!!

Mesela bizim kahvaltılarda kullanılan fakir sucuğumuz vardır. Türkiye’de yine kimse bunu bizim yaptığımız kalitede yapamaz. Tatlı biber salçası, acı biber salçası, domates salçası bu 3 salça var.Yine sarımsak, ceviz, kekik ,kimyon, çıbrıka.Çıbrıka bizim yöremizin ürünüdür.Üzerine yerken de bir kaşık da zeytinyağı döktün mü mükemmel olur. İnegöl köftecileri buradan aslında birazcık isim yaptılar.Orhan olsun diğerleri olsun.

25 YIL ÖNCE İHRACATA BAŞLADIK,HER YIL ARTARAK DEVAM ETTİ..!!

25 yıl önce yine ihracata başladık. Bursa’dan bir heyet geldi.Bursa Tarım il Müdürlüğü’nden biber salçası yapmak için geldiler.bize dediler ki Bize acı biber salçası lazım.Acılığı ne kadar olacak 3500 kalibre olacak. Peki kim ölçüyor bunu Tübitak ölçüyormuş ve 3,5 ayda geliyormuş netice.Bu kadar zamanda sezon bitiyor o gün de günlerden perşembe idi ben dedim size numune yapayım yetiştiririz İstanbul’a diye gittim hiç unutmam Perşembe İnegöl’e gittim acı biber aldım kırdım baktım tuzunu attım İstanbul’a yetiştirdim.Dediler ki”Bunun içerisine katkı maddeleri olacak”. Ne onlar işte şunlar, bunlar hepsini kattık.Sonra posta ile Hollanda’ya göndermiştik o sene.55 ton yaptık o sene. Kemalpaşa’dan geliyor biber, bizim buralarda acı biber ekmiyorlar yağmurlar da yağıyor yine yap dediler işte o sene 55 ton yaptık ertesi sene 200 tona çıktı, ondan sonra 400 tona çıktı, çıkarkende aracı ile yapıyorduk ilk başlarda bu göndermeyi yurt dışına bizim Osmaniyeli ona işçi getiriyormuş. Bizim buraya şirket açtı bir de oraya şirket açmış buradan oraya gönderiyor kendi şirketlerine öyle gönderiyor.Durumları iyiydi milletvekilleri falan vardı kendi sülalesinde.Sonrasında işte işleri bozulmuş. Bizim haberimiz yok. Arada 2 sene boşluk oldu.

YAPARIZ DEDİK ARACIYI ARADAN ÇIKARTTIK..!!

Eskiden verdiğimiz firma sen ihracat yapamaz mısın? dedi.Orada da bir Türk var, onların içerisinde.Yaparız dedik o zaman. Sen başla dediler,sonrasında biz aracıyı kaldırdık işte 2000’li yılların başıydı. O zamandan bu zamana direkt satışlarımız ihracatımız devam ediyor. Bu ihracatta 1200 tona kadar çıktık. Aile işletmesiydi zafiyete uğradı. 2023 yılı üretimimizi 2025’in Ocak ayında bitirdik. 2024’ü hiç göndermedik.Biz de burada masraf ettik borçlarımız oluyor meğer adamlar devretmek istiyorlarmış duyuyorduk ufak tefek ama 2023 Şubat 14’ünde devrettiler başka birileri aldı. Ama devlet ağırlığını koyuyor oarada.10 milyon euro para vermiş yeni alanlara.2,5- 3 milyon euro borçları varmış bunu ödeyeceksin diyor, makinelerini yenileyeceksin diyor, yani ekonomiye kazandırmak için bizim gibi tekme vurmuyorlar, bizde konkordatoya gidiyor, yok kayyum atanıyor, şöyle oluyor, böyle oluyor ama işte yurt dışında orada böyle ilerliyor işler.Sektör darbe yemesin diye yapıyorlar. Ve ne yaptık 2023’teki ürettiğimiz ürünlerden 418.000 Euro alacağımız vardı. Bayağı bir para yapıyor. 2023’ten alacağımızı 10 aya böldük. 28 Şubat’tan itibaren.2024’ün ürününüde 90 gün vadeli yaptık.Ona da razı geldik ama şimdi rahatladık.

BİZİM İŞ GARANTİLİ İŞ..!!

Niye rahatladık işte Şubat’tan bu tarafa geliyor.Vatandaşta bizim durumumuzu biliyor. Çiftçim var 4-5 milyonluk iş yapar o da bankaya parasını yatırmaz ne zaman parası lazım olursa gelir bizden alır bankada duracağını bizde durur öyle çiftçilerimiz var ama biz de onlara destek veriyoruz, böyle pazarı onlar bulamazlar bizim iş garantili. Geçen sene 15 liraya acı biberi aldım, 13 liraya tatlı biberi aldım 4 liraya düştü biber sonradan. Geçen sene domates 1 liraya kadar düştü büyük firmalar 2 liradan aldı ben 3 liradan aldım.(Yarın kaldığımız yerden devam etmek üzere)

 

 

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.