“Çiftçiye hızla destek verilmeli”

“Çiftçiye hızla destek verilmeli”
18.04.2025
A+
A-

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, zirai don nedeniyle mağdur olan çiftçilere desteklerin zaman geçirilmeden verilmesi gerektiğini belirterek, “Bir yıl sonra verilirse anlamı yok. Çiftçi borçlarının ertelenmesinde bir yıl bizi memnun etmez” dedi.

Bayraktar: “Çiftçiye hızla destek verilmeli”

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, İznik’te zirai dondan etkilenen tarım alanları ve bahçelerde incelemelerde bulundu. Kırsal Karatekin Mahallesi’nde incelemelerde bulunup çiftçilerin sorun ve önerilerini dinleyen Bayraktar, burada basın mensuplarına yaptığı açıklamada, iklim değişikliğinin dünyada birçok ülke gibi Türkiye’yi de etkilediğini söyledi. İklim değişikliğine bağlı afetlerin 2025’te artarak devam ettiğini belirten Bayraktar, şöyle konuştu: “Afetler bir taraftan artıyor ama asıl önemli olan afetlerin şiddeti de artıyor. Birkaç gün evvel yaşadığımız doğal afet don olayı 3-4 gün arka arkaya devam etti. 4 gün arka arkaya devam edince bütün ürünler aşağı yukarı bazı bölgelerde yüzde 100’e yakın oranda zarar gördü.” Birliğe bağlı odaların tespit çalışmalarına katıldığını ve onlardan gelen bilgileri de değerlendirdiklerini dile getiren Bayraktar, çalışmaların sonucunda 65 ilde ürün hasarı tespit ettiklerini kaydetti.

“ÜRETİCİMİZE NAKİT DESTEĞİ SAĞLANMALI”

Bayraktar, TARSİM kapsamında olmayan üreticilere de destek verilmesi ve bu çiftçilerin ayakta tutulması gerektiğine dikkati çekti. Devletten üreticilere nakdi yardım ve girdi desteği beklediklerini anlatan Bayraktar, şu ifadeleri kullandı: “Tarım ve Orman Bakanlığımız yeni bir çalışma başlattı, üretici maliyetleri üreticiye ödenecek şeklinde bir çalışma yapıldı. Bunu da olumlu buluyoruz. ‘Tarım müdürlükleri marifetiyle üretici maliyetleri hesaplanacak ve bunlar üreticilere ödenecek.’ denildi. Bunun kısa bir süre içinde gerçekleşmesi, üreticinin destekle kısa zaman içinde buluşması fevkalade önemli. Üreticimize nakit desteği sağlanmalı, kredi borçları yapılandırılmalı. Bunu önemsiyoruz.”

“BİR YIL ERTELEME BİZİ MEMNUN ETMEZ”

Üreticiye mutlaka gecikmeden destek olunması gerektiğini vurgulayan Bayraktar, “Burada üreticiye yaşamı için destek sağlayamazsak tarım göçü artarak sürer. Tarımda bu işi yapacak insan bulamayız. Gençleri tarımda tutamayız. 65 ilimizde don hasarı var ve çiftçilerimiz çok mağdur. Destekleri verirken dikkat edilmesi gereken şu bu ağaçların önemli bölümü seneye meyve alamayacak, destek verirken bunları göz önünde bulundurmak gerekiyor” diye konuştu. Banka borçlarının yapılandırılmasının da çok önemli olduğunu dile getiren Bayraktar, “Pamukova ve Geyve’de gördüm. Bazı dallar, ağaçlar gövdeden kurumuş. Birçok ağaç gelecek yıl da meyve tutamayacak. Borç ertelemede bir yıl erteleme falan çiftçiyi, bizi memnun etmez. Birkaç yıla yayılmalı. Ayrıca taze paraya ihtiyacı var üreticinin. Mağdur üreticilere yeni kredi açılması gerekiyor. Bir fon oluşturulması ve oradan nakit yardımı yapılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“DESTEKLER HIZLA VERİLMELİ”

Bayraktar, Tarım ve Orman Bakanlığının üretim maliyetlerinin karşılanması noktasında bir destek çalışması başlattığını hatırlatarak, şöyle devam etti: “Tamam iyi ama yeterli değil arkası gelmeli. Yardıma ihtiyacı var çiftçinin. Desteklerin hızla ulaşması lazım. Bir sene sonra verilirse anlamı yok. Hemen acilen verilmeli. SGK primlerini ödeyemiyorsunuz ağır geliyor. Asgari ücret artsın itirazımız yok ama SGK primleri de artıyor çiftçi ödeyemez duruma geliyor. Hazineden primlerin aşağıya çekilmesi için destek istiyoruz. SGK kapsamında çiftçi sayısı 500 binlerin altına düştü ve daha da düşmeye devam edecek.” Bayraktar, konuşmalarının ardından İznik’in zarar gören meyve bahçelerindeki incelemelerini sürdürdü.

İhracatçılar “zirai don” nedeniyle karamsar değil   

Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB) Başkanı Senih Yazgan, zirai don hadisesi nedeniyle ihracatçılar olarak çok karamsar olmadıklarını belirterek, “İhracatımızda cidi bir kayıp olacağını sanmıyorum. Bu dönemde en iyi ihracat performansını gösterebiliriz.” dedi. Zirai donun hem ihracatta hem de iç tüketimde fiyatlanmayı yukarı doğru etkileyeceğini belirten Yazgan, “İç piyasada tüketiciler pahalıya ürün tüketecekler. Akşehir ve Sultandağı bölgesinde ihracatlık kirazda düşüş bekleniyor. Buralar en bol kiraz üretiminin yapıldığı yerler. Ürün belki az olacak ama kalite yapacak ve üreticiler elindeki az ürünü iyi fiyata satarak geçen yıllardaki geliri sağlayabilecekler” dedi.

Avrupa’da da benzer sorunlar yaşandığını ve genele bakıldığında ürün azlığı gibi bir durumun yaşanabileceğini aktaran Yazgan, şöyle devam etti: “Ürün bol olmayacağı ihracat pazarında ucuza mal olmayacağını söyleyebilirim. Evet üretici ürünü az olunca belki iri olacak kalite yapacak ve daha iyi fiyata satılacak. Avrupa’daki alıcılarımıza durumu anlatmak daha kolay olacak. Bu dönemde en iyi ihracat performansını gösterebiliriz. Çok ürün olmas demek küçük ürün demek; az ürün ise kalibrasyonu büyük demek. Karamsar tablo çizmeden biraz daha izlemek gerekiyor.” Yazgan, tarımın üstü açık fabrika gibi düşünülmesi gerektiğini vurgulayarak, “Risk her zaman var ve bu tür sorunlar yaşanabilir. Bir üretici 5 yılda bir yılını kayıp gibi görmeli, kendini buna göre planlamalı.  Üreticilerin kayıpları varsa ilgili bakanlıklar tarafından zararın telafi edilmesi ve çiftçilerin üretimden vazgeçme gibi sorunlar yaşanmasının önlenmesi gerekir. İhracatımızda ciddi bir kayıp olacağını sanmıyorum” diye konuştu.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.