Türkiye’nin yaz aylarında yüzleştiği en büyük felaketlerden biri olan orman yangınları, sadece ağaçları değil; insan yaşamını, yaban hayatını ve ekolojik dengemizi tehdit ediyor. Bursa Vatan Medya Grubu köşe yazarı Hayrettin Bulut, bu hayati meseleye dair kaleme aldığı yazısında hem doğaya karşı duyarsızlığı hem de yapısal ihmalleri sert ifadelerle eleştirdi.
Bulut, yangınların çoğunun insan kaynaklı olduğuna dikkat çekerek “bir kıvılcımın, binlerce hektarlık yaşamı yutabileceğini” ifade etti. Şöyle dedi:
“Bir ihmal, onlarca yılın emeğini, doğanın sabrını birkaç saat içinde silip süpürebilir.”
Yangınların önemli nedenlerinden birinin insan kaynaklı dikkatsizlik olduğunu vurgulayan Bulut, cam şişeler, izmaritler, söndürülmeyen mangallar ve izinsiz ateş yakmanın doğaya açık ihanet anlamına geldiğini ifade etti.
“Unutmayalım: Cam şişe ve atıklar, güneşle birleşip mercek etkisi yaratabilir. Bir sigara izmariti, tüm ekosistemi yok edebilir.”
Bulut’un yazısındaki en dikkat çeken eleştirilerden biri, yangın söndürme filosundaki eksikliklere yönelikti. Türk Hava Kurumu’nun işlevsiz hale getirilmesini ve uçak filosunun çökmesini ulusal bir güvenlik açığı olarak değerlendirdi:
“Yangın söndürme uçak filomuzun olmaması büyük bir eksikliktir. Türk Hava Kurumu lav edildi, içi boşaltıldı. Bu ihmaller zinciri, bugün can yakıyor.”
Tüm bu eksikliklere rağmen, yangınlara karşı ilk refleksi verenin yine halk olduğuna dikkat çeken Bulut, köylülerin traktörleriyle ve ilkel imkanlarıyla verdiği mücadeleyi bir ‘koruma bilinci’ örneği olarak gösterdi.
“Traktörüyle, küreğiyle, tırmığıyla koşan köylüyü görünce aslında bizde koruma bilinci var diyorsunuz. Ama kurumsal destek yok!”
Ormanların sadece ağaç değil; canlıların ortak yaşam alanı, suyun kaynağı ve havanın filtresi olduğunun altını çizen Bulut, yazısını şu çarpıcı cümleyle tamamladı:
“Bugün bir ağaç için sustuğumuzda, yarın susacak ormanımız kalmayabilir.”
Hayrettin Bulut’un kaleme aldığı bu yazı, çevre bilincinin yeniden ve ısrarla gündeme taşınması gerektiğini gösteriyor. Çünkü ekolojik yıkımın telafisi yok ve bu yangınlar yalnızca doğayı değil, geleceğimizi de kül ediyor.