Nazmiye Sermin Altunışık’ın Dramatik Yaşam Mücadelesi: Sağlık Bakanlığı ve Bürokrasinin Cevapsız Çağrısı
Sağlık Bakanlığı’na Çığlık: Sahte Dişçi Tarafından Tedavi Edilen Nazmiye Sermin Altunışık, Bürokratik Engellerle Yıllardır Savaşmakta!
Türkiye’nin sağlık sistemi, her geçen gün daha fazla mağduriyet yaratmaya devam ediyor. Son olarak, 63 yaşındaki Nazmiye Sermin Altunışık’ın yaşadığı korkunç deneyim, bu sistemin acımasızlığını gözler önüne seriyor. Sahte dişçi tarafından tedavi edilen ve yıllardır sağlık sorunlarıyla boğuşan Altunışık, yaşadığı dramı duyurmak için yetkililerden çözüm talep ediyor. Ancak her geçen gün artan sağlık sorunları ve bürokratik engeller, onu yaşamla ölüm arasındaki ince çizgide bırakmış durumda.
Altunışık’ın yaşadığı mağduriyetin ne kadar derin olduğunu, yaptığı başvurulardan ve talep ettiği çözüm sürecinden açıkça görmek mümkün. Altunışık, yaklaşık iki yıl önce sahte bir dişçi tarafından tedavi edilmeye başlanmış ve sonrasında sağlık sorunlarıyla baş etmek zorunda kalmış. Sahte dişçi H. D’nin yaptığı tedavi hataları, kadının dişlerini kaybetmesine ve aşırı ağrı çekmesine sebep olmuş. Yıllarca süren tedavi süreçleri ve bürokratik engellerle mücadele, Altunışık’ın hayatını cehenneme çevirmiş durumda.
Hayatını Karanlık Gölgelemiş Sahte Dişçi Tedavisi
Sahte dişçi tarafından tedavi edilen Altunışık, dişlerinden dolayı yıllardır ciddi sorunlar yaşamaktadır. Bu sorunlar nedeniyle yemek yiyemeyen ve sağlıklı bir şekilde yaşamını sürdüremeyen Altunışık, tam 25 kilo kaybetmiş, sonrasında ise vücudunda şişlikler oluşmuş ve yalnızca bir ay içinde 2 kilo almıştır. Yaşadığı bu sağlık sorunları, sadece fiziksel acılarla sınırlı kalmamış; aynı zamanda kadının ruhsal sağlığını da büyük ölçüde olumsuz etkilemiştir.
Bürokratik Engellerle Savaş: Sağlık Bakanlığı Cevap Vermedi
Nazmiye Sermin Altunışık, sağlık problemlerini çözmek için defalarca Sağlık Bakanlığı’na başvuruda bulunmuş, ancak tüm çabaları boşuna olmuştur. 2503807355 numaralı CİMER başvurusunun üzerinden 1,5 yıl geçmesine rağmen henüz bir adım atılmamıştır. Altunışık, bakanlığa yaptığı başvurularda, yaşadığı acıların bir an önce çözülmesini talep etmiş, ancak yetkililerden hiçbir geri dönüş alamamıştır. Bu durum, Altunışık’ı derin bir umutsuzluğa sürüklemiştir.
Daha da trajik olanı ise, Bahçelievler İlçe Sağlık Müdürlüğü tarafından verilen acil kod ve yapılan başvurulara rağmen, tedavi sürecinin hala bir türlü başlatılmamasıdır. Altunışık, engelli bir oğul bakmakla yükümlü ve tek başına yaşam mücadelesi verirken, sağlık sorunları her geçen gün daha da ağırlaşmaktadır. Bir yandan hayatını tehdit eden sağlık sorunlarıyla, diğer yandan devletin bürokratik engelleriyle mücadele etmek zorunda kalan Altunışık’ın yaşadığı drama göz yumulması kabul edilemez.
Hayati Tehlike: Kanamalar ve Ağrılarla Yaşamak
Altunışık, yaşadığı sağlık sorunlarıyla ilgili olarak, “Ağzımda kanamalar oluyor, yemek yiyemiyorum, hayati tehlikem var,” diyerek durumunun ciddiyetini her fırsatta dile getirmiştir. 63 yaşında bir kadın için bu tür sağlık problemleri, yaşam kalitesini tamamen düşürmekte ve her geçen gün durumu daha da ağırlaştırmaktadır. Yetkililerden tek beklentisi, sağlık problemlerine bir an önce çözüm bulunmasıdır. Ancak, bürokrasinin bu kadar yavaş işlemesi, Altunışık’ı bir yandan ölüme doğru sürüklemektedir.
Sahte Dişçi Halil Bozkurt ve Diğer Mağdurlar
Altunışık’ın yaşadığı mağduriyet sadece kendisiyle sınırlı değildir. Sahte dişçi H. D., kendisini dişçi olarak tanıtıp, birçok hastaya tedavi uygulamış ve büyük mağduriyetlere yol açmıştır. Altunışık, D’nin dişçi olmadığını daha sonra öğrendiğini ve bu konuda elinde kanıtlar bulunduğunu belirtiyor. WhatsApp yazışmalarında H.D’nin kendisini dişçi olarak tanıttığı ve hatta tedaviye yönelik yaptığı hatalı müdahaleleri itiraf ettiği belgelerle, Altunışık durumu gün yüzüne çıkarmayı planlamaktadır.
Bürokrasinin Zorlu Yükü ve İnsan Hayatına Etkisi
Yaşanan bu dram, sadece bir kadının sağlık sorunlarıyla sınırlı kalmıyor. Aynı zamanda Türkiye’deki sağlık bürokrasisinin ne kadar yavaş işlediğini ve mağduriyetleri nasıl büyüttüğünü de gözler önüne seriyor. Altunışık’ın yaşadığı mağduriyetin yanı sıra, sistemin acizliği yüzünden hayatı tehlikeye giren bir insanın dramı, yetkililerin sorumluluklarını ne kadar ihmal ettiğini bir kez daha gösteriyor.
Bürokratik Çözümsüzlük ve Hükümetin İlgisizliği
Nazmiye Sermin Altunışık, yıllardır süren tedavi süreci ve bürokratik engellerle mücadele etmekte ve tüm çabalarına rağmen sonuç alamamaktadır. Halihazırda sağlık sorunları ciddi şekilde ilerlemiş ve yaşam kalitesi tükenmiştir. Altunışık, artık bu süreçteki umutsuzluğunu şu şekilde dile getirmektedir: “Bir yıl boyunca yemek yapamadım, dört ay boyunca felçli gibi yattım, her geçen gün daha da kötüleşiyorum. Sağlık Bakanlığı beni görmüyor, duymuyor.”
Bir Kadın, Bir Aile ve Çekilen Acı: Son Çağrı
Altunışık’ın yaşadığı dram, yalnızca bir kadının yaşadığı sağlık sorunlarını değil, aynı zamanda bir ailenin hayatta kalma mücadelesini de gözler önüne seriyor. Engelli bir oğlu ve yalnız kalan bir kadının sağlık sisteminin ve bürokrasinin vicdanı olmayan yükü altında ezilmesi, Türkiye’deki sağlık hizmetlerinin ne kadar yetersiz olduğunu göstermektedir. Altunışık’ın son çağrısı açık ve net: “Bu mücadeleyi kazanmama yardım edin. Benim gibi birçok mağdur var, adaletin yerini bulması için derhal harekete geçin.”

Bu dram, sadece Nazmiye Sermin Altunışık’ın yaşadığı bir acı değil; aynı zamanda Türkiye’deki sağlık ve bürokrasi sisteminin ne denli zayıf noktaları olduğunu ortaya koyuyor. Bu tür dolandırıcılıklara ve bürokratik engellere karşı daha güçlü tedbirler alınmalı ve mağdurların sesi duyulmalıdır.
Diş Mağduru Nazmiye Sermin Altunışık’ın İddiaları
İstanbul’da diş tedavisi için başvurduğu klinikte sahte dişçi mağduru olduğunu iddia eden Nazmiye Sermin Altunışık, yaşadığı süreci kamuoyuyla paylaştı. Altunışık, Halil D. isimli şahsın diş hekimi olmamasına rağmen tedavisini gerçekleştirdiğini ve bu kişinin, H.B. adlı gerçek bir diş hekiminin yanında çalıştığını öne sürdü.
“Yanlış Tedavi Uygulandı”
Sermiş Altunışık, sahte dişçi Halil D.’nin yaptığı tedavi sonrası ciddi sağlık sorunları yaşadığını, H.B.’nin ise görevini ihmal ederek bu sürece göz yumduğunu belirtti.
Fiyat Artışı ve Kalitesiz Malzeme İddiası
Altunışık, başta 190 bin TL’ye anlaştıklarını, 90 bin TL’yi peşin ödediğini, tedavi sırasında ise implant takılınca kendisine 240 bin TL’lik bir ek ücret çıkarıldığını söyledi. “Kalitesiz implant ve zirkonyum takılmasın diye farkı ödemek zorunda kaldım” dedi.
İcra Şoku!
Tedavi süreci adli vaka haline gelince Altunışık’a ilamsız icra gönderildi. “Hiç ödeme yapmamışım gibi işlem yapıldı ama ben banka dekontlarımla ödeme yaptığımı kanıtladım. Bakırköy 8. İcra’da iptal edildi” diyerek hukuki süreçte haklı bulunduğunu belirtti.
Altunışık, hem sahtecilik hem de dolandırıcılıkla suçladığı Halil D. için gerekli yasal sürecin başlatıldığını ifade etti.