Yerel Basının Bilge Kalemi Bahri Palas’tan Kurban Bayramı’na Derinlikli Bir Bakış: “Kurban ve Kurbiyet”

Yerel Basının Bilge Kalemi Bahri Palas’tan Kurban Bayramı’na Derinlikli Bir Bakış: “Kurban ve Kurbiyet”
Yayınlama: 06.06.2025
A+
A-

Bursa Vatan Medya Grubu’nun saygın köşe yazarlarından Bahri Palas, Kurban Bayramı vesilesiyle kaleme aldığı “Kurban ve Kurbiyet” başlıklı yazısında, okuyucularını sadece ibadet ritüelleriyle sınırlı bir anlayıştan öteye taşıyarak, kurbanın manevi ve ahlaki boyutlarını sorgulamaya davet ediyor.

Palas, Hz. İbrahim ve oğlu Hz. İsmail’in Cenab-ı Hak tarafından imtihanını anlatırken, bu kıssanın günümüzdeki bireylerin yaşamlarına nasıl yansıdığını sorguluyor. Yazısında, “Bu iki peygamber arasındaki imtihanın neresindeyiz?” sorusunu yönelterek, okuyucularını kendi hayatlarında bu kıssadan ne gibi dersler çıkarabileceklerini düşünmeye teşvik ediyor.

Yazar, kurban ibadetinin sadece bir ritüel olmadığını, aynı zamanda Allah’a yakınlaşma (kurbiyet) vesilesi olduğunu vurguluyor. Kurbanın, bireylerin Allah’a olan teslimiyetini ve sadakatini gösteren bir ibadet olduğunu belirten Palas, bu ibadetin toplumda paylaşma, dayanışma ve kardeşlik duygularını pekiştirdiğini ifade ediyor.

Bahri Palas’ın “Kurban ve Kurbiyet” yazısı, okuyucularını Kurban Bayramı’nın manevi derinliğini yeniden keşfetmeye ve bu özel günün anlamını daha derinlemesine kavramaya davet ediyor.

KURBAN VE KURBİYET

Hz İbrahim peygamber ve biricik göz nuru oğlu Hz. İsmail ‘in cenabı hak tarafından imtihanını sizlere anlatacağım. Yazacağım yazıyı hepiniz hiç kuşkum yok ki en az benim kadar iyi biliyorsunuz. O vakit niye yazıyorum. Siz niye okuyasınız benim yazımı. Zaten defalarca kez dinlemişsinizdir defalarca kez okumuşsunuzdur. İşin ritüel tarafını biliyorsunuz, tamam da biz bu iki peygamber arasındaki imtihanın neresindeyiz. Kendimizde bu kıssayla alakalı bakalım neler bulacağız. Yaşantımızın neresinde Hazreti İbrahim as.’ı, neresinde Hz İsmail as.’ı, neresinde Cebrail’in indirdiği koçu bulacağız bakalım. Yakın edip te bu güne kendimize getiremezsek kuran ayetlerini o vakit biz geçmişte yaşanmış bir kıssayı her yıl tekrarlayıp durmaktan başka bir şey yapmıyoruz demektir. Evet en güzel kıssalar hiç şüphe yoktur ki cenabı hak tarafından bizlere rahmet olsun diye indirilen kitapta yani kurandadır. Hiçbir şüphemiz yok.

Bir fark var ; bu fark ta bakmak ile görmek arasındaki fark gibi bir şey. Hadi bakalım yazmaya başlayalım, görelim bilgi haznemizden neler sızacak.

Hz. İsmail kurban ediliş hikayesi ;

Hz. İbrahim (as)’in, yıllar geçmesine rağmen bir evladı olmamıştı. O, ellerini kaldırarak Rabbine şöyle dua ediyordu: “Ya Rabbi! Bana Salihlerden olacak bir evlat ver!” (Sâffât 37/100)

İsmâil’em Hak yoluna cânımı kurbân eylerem
Çünkü bu cân kurban olur ben koç kurbânı neylerem

Yunus Emre Hazretlerinin de salık buyurduğu üzere, bu istikametten yola çıkarsak şayet.

Faraza İbrahim benim, ben ne duada bulunuyorum ol dediğinde her şeyi olduran rabbimden.

Hakka kurbiyet kurabilecek ilme, idraka ve fıtrata sahip bir can ( can hayvan’da da var. Rabbül alemin’in   nefahtu fihi min ruhi sırrından ) onun kendi nefesinden ondan olup yine o deryaya gark olacak, kurban olacak candan, nefisten istiyorum. Kuran Kıssasında İsmail esmasını giymiş olanda benim. Bizim işimiz esnalardan çok müsemmalar ile. Bundan dolayıdır ki Yunus Emre Hazretleri İsmail benem , Hak yoluna İsmail diye esma giymiş canımı kurban eylerem diyor. Yani dünya derdinden telaşından geçip hak ile hak olmak talebim yada onun zat deryasına gark olup yok olmak yada orada daima hak ile var olmak niyazımız demektedir ilk satırda.

Milk-i bekâdan gelmişem fânî cihânı neylerem
Ben dost cemâlin görmüşem hûr ü cinânı neylerem

Vahdet meyinin cür’asın ma’şûk elinden içmişem
Ben dost kokusun almışam müşk-i Hutân’ı neylerem

Diyerek Taptuğun tapusunda değirmende öğütülmüş un misali gönlünü hallaç pamuğu haline getiren can Yunus ilk satırda bunları ifade ediyor. Neyse kıssaya devam edelim ;

Evet cenabı hak zaman ve mekandan münezzehtir lakin biz değiliz. Bizim için peygamberde olsan zaman ve mekan fizik olayları geçerlidir.

Zaman ve mekan su misali akıp giderken İbrahim as. İçin yolu Mısıra (Muhammedi sırlar diyarına ) yolu düşmüştü. Bu yolculuk esnasında Hacer isminde biri daha bu yolculuğa katılmıştı. ( Bir rivayete göre kral kızıydı, bir başka rivayete göre ise kendileri bir cariyeydi ) İşte bu bayan bizim Hacer anamız olarak tarihin altın varaklı yaprakları arasında yerini almıştır. Ve akabinde cenabı hak bu birliktelikten bir çocuk nasip etti. Adını İsmail koydular. Hz. İsmail peygamberin ilk eşi olan Sare validemiz her bayanın gösterebileceği bir kıskançlık ile Hacer validemizi ve Hz. İsmaili başka bir yere götürmesini istemiştir. Görüldüğü üzere Bizdeki kıskançlık duygusu bu gün ne ise o zamanda da aynıydı. Değişen ne ki. Hemen söyleyeyim. Esmalar yani isimler , mekanlar değişir bunlar, geri kalan senaryo hep aynı güzel okurlarım. Dün onlar oynuyorlardı bu senaryoyu bugün biz oynuyoruz . Ayıkın lütfen artık.

Görmüş olduğu rüyalar sonucu cenabı hakka eğer hak taala kendisine ileri yaşına rağmen bir erkek evlat verirse şayet kendisine kurban edeceği sözünü anımsadı.

Kıssayı çok kısa bir şekilde sizlere aktararak çok fazla kıymetli zamanınızı almak istemiyorum.

Evet kurban etmek için bıçağı her Hz. İsmailin boynuna çaldığında taşı bile lime lime kesen bıçak biricik evladının boynunu kesmiyor hakka verdiği sözü yerine getiremiyordu.

İşte tam bu vakit Cebrail As. Elinde bir koç ile Hz. İbrahimiz yanına geldi. Devamını kitaplardan okursunuz.

İbrahim ben isem , Hz İsmail Benim hakka kurban etmek istediğim canım ise o vakit koç kurban ne ola ki.  O da hakka aynel yakinliği sağlayacak olan , o hak ile irtibatı sağlayacak olan  La ilahe illallah ‘’ zikri ve sırrıdır. Bu kelam söylenmeden ve maiyeti çok iyi anlaşılmadan hakka kurban olmak yani kurbiyet sağlamak mümkün değildir.  Eee o zaman cebralil as. ‘ı nereye koyalım bu monografi içerisinde. Cebrail akıldır. Kiminde Cüz Akıl, kiminde kül akıldır. Makbul olanı kül akıldır. Bu kadar burada yeter. Peki gökten cebrailin kurban indirmesini nasıl anlayalım. İşte güzel bir soru. Gök ile anlatılan ise senin idrakındır. Senin idrakından iner bu tarz bilgiler. Bu tarz zevkler.

Selametle kalınız değerli okurlarım.

Kurban Bayramınız Kutlu Olsun.

Hak ile kurbiyetiniz daim olsun demek istedim. Hadi Eyvallah.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.