Kaleme alan: T.C. Vatansever Zeynep Özügenç
Geçenlerde bir rüya gördüm… Öyle sıradan değil. Öyle sabah kalkınca unutulacak türden hiç değil.
Ruhumun en derininden, vicdanımın ta içinden bir haykırış gibi…
Rüyamda Şerife Bacı’yı gördüm. Hani bilirsiniz değil mi? Bilirsiniz elbet…
Kastamonu’nun karı buz kesmiş dağlarında, cephaneyi sırtında taşıyan, bebeğini gözünü kırpmadan geride bırakacak kadar vatanı kutsal bilen o kahraman Türk kadını…
Cephaneler ıslanmasın diye battaniyeyi çocuğuna değil, mühimmata örten…
Ve o gece, o soğukta, bebeğiyle birlikte donarak şehadetin en asil halini yazan kadın…
İşte onu gördüm, sustum. Gözleriyle konuştu benimle. Gözlerinde koca bir tarih, ağırlığı tonlar…
Biz çocuklarımızı cepheye sürdük, biz aç yattık, biz ağlamadık bile.
Biz evlatlarımızı bir karış toprak için toprağa verdik.
Siz ne yaptınız?
Bu soruyu sormadı aslında.
Ama sordu.
Gözleriyle. Kalbimle duydum.
*
Bugün kahramanlık masallarını sadece 23 Nisanlarda hatırlayan bir toplumun ferdi olmaktan utanıyor muyuz?
Kurtuluş Savaşı’nın kadın kahramanlarını birer slogan, birer afiş, birer paylaşım etiketi haline getirdiğimizin farkında mıyız?
O kadınlar kınalı elleriyle top mermisi taşırken biz telefon ekranlarından “ülke elden gidiyor” demeyi marifet sayıyoruz.
Onlar soğukta donarak şehit olurken, biz klimalı odalarda yalandan vatan sevgisi kusuyoruz.
Rüyamdan uyandım ama o bakış hâlâ gözümde.
Nene Hatun’un kartal gözleri,
Şerife Bacı’nın donmuş parmakları,
“Ne yapıyorsunuz vatan için?” sorusu beynimi zonklatıyor.
Gerçekten soruyorum:
Umut var mı yarına?
Yoksa biz sadece geçmişin kahramanlarıyla övünüp, kendi sorumluluğumuzu örtmek için mi kullanıyoruz bu isimleri?
Bu rüya belki de bir uyarıydı.
Belki de bir uyanış çağrısı…
Ve ben şimdi tekrar soruyorum,
Siz ne yaptınız vatan için?
Cevap verin.
Zeynep Özügenç
Vatansever, Türk Kadını
“Unutmayın: Vatan, evlatlarını unutanları affetmez.”