TÜRK SANAYİSİ İÇİN ADANMIŞ BİR ÖMÜR; HÜSEYİN KUMRU..!!

STK çalışmaları anlamında da Bursa’mızın en aktif iş insanlarından olan B.T.S.O. 10.Komite Kalıp,Döküm ve Kaplama Başkanlığının yanı sıra , Dökümcüler Sanayi Sitesi Başkanı ve Burpres Metal Sanayi A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı da olan Hüseyin Kumru ve değerli oğlu Burpres A.Ş Genel Müdür Yardımcısı Tevfik Kumru ile bir çok konuyu ele aldığımız merak edilen okuyucu sorularına cevaplar aldığımız kapsamlı bir röportaj gerçekleştirdik.

***Öncelikle değerli başkanım bizleri ekibimizi Burpres A.Ş.’de konuk edip ağırlamış olmanızdan dolayı teşekkür etmek istiyorum.Maşallah beş parmağınızda 5 marifet desek yeridir, hem Dökümcüler Sanayi Sitesi Başkanlığı, hem B.T.S.O 10.Komite Başkanlığı ve elbette Burpres.Bu kadar da değil uzun yıllardır başta kalifiye eleman ve eğitim konularında ortaya koyduğunuz projelerle Türk sanayisinin daha dirençli olması adına ortaya koyduğunuz çaba unutulmaz.Size konuk olacağımızı sosyal medyadan da paylaşınca hatırı sayılır sayıda soru ve ayrıca yorumlarda aldığımızı belirtmek isterim.Değerli başkanım sorularımıza geçmeden kısaca Hüseyin Kumru’yu ve Burpres’i tanımak isteriz.

1982’DEN BUGÜNLERE..!!

—Bizlere böylesine güzel bir fırsat tanımış olmanızdan dolayı ben de sizlere teşekkür etmek istiyorum.1960 doğumluyum.1982’de bu şirketi kurdum.Ayrıca dediğiniz gibi B.T.S.O 10.Komite Kalıp,Döküm ,Kaplama Bölümü Başkanı ve Dökümcüler Sanayi Sitesi başkanlığını yürütmekteyim.Hem B.T.S.O 10.Komitede hem de Dökümcüler Sanayi Sitesi’nde gerçekten uzun yıllardır hatırı sayılır derecede güzel işler yapmaya çalıştık, çalışıyoruz.

*** Şunu öncelikle belirtmek isterim ki Hüseyin Başkanım, gelen sorulara baktığımızdaki 100’e yakın soru gelmiş soruların haricinde yine sizinle çalışmış olmaktan, sizinle iş yapmış olmaktan çok mutlu olan kişiler ,iş insanları da sizlere ayrıca teşekkürlerini iletmişler.Sizin dosdoğru bir kişilik ,sözünüzün eri olduğunuzdan,çok kaliteli üretimler yaptığınızdan da bahsetmişler.Bu yorumları yapanlar bir,iki kişi olsa burada inanın dillendirmezdim ,ama onlarca kişi bu ve buna benzer yorumları gönderince bize de bu görev düşmüş oldu.

ONLARCA ÖZEL TAKDİR EDİCİ MESAJ..!!

—Değerli arkadaşlarımızın bu güzel sözlerinden dolayı hepsine teşekkür etmek isterim..Benim bir kişiye 1 lira borcum yoktur inanın. Bu benim için çok önemli. Bunu söylemek isterim.Gerçekten kaliteli üretim yapıyoruz.Benim patentli ürünlerim var.Türkiye’de bir tek ben yapıyorum. Avrupa’da iddialıyız onuda söylemek isterim.

***Yine bir okuyucumuz Ahmet Bey yazmış başkanımız Dökümcüler Sanayi Sitesi ile de ilgili çok büyük uğraşlar verdi.Hatta o kadar iyi niyetli ki tuvalet sıkıntısını halletmiş olduğu halde ne büyük sorunlar yaşadı, ve bu konuda mahkemelik oldu diye de eklemiş. Nasıl oldu nasıl gelişti bu durum, gerçekten doğru mu?

TÜM İYİ NİYETİMİZLE YAPMIŞTIK..!!

—Doğrudur.Yıllar önce tüm iyi niyetimizle ,hizmet etme anlayışıyla tuvaletle mescit yaptırdık hemen köşede.Hemen onun yakınındaki mahkemeye verdi. Neden oraya tuvalet Mescit yapıldı diye. Eski hali çok kötüydü gerçekten orayı o kadar güzel yaptık ki ama maalesef mahkemeye verdiler.Her şey bedavaydı, ücretsizdi ama yine de böyle sorunlar yaşadık. Herkes, kamyoncular hepsi Allah razı olsun demesine rağmen işte oradaki bir kişiyle ilgili böyle bir sıkıntı yaşanmıştı.

***Yine değerli başkanım gelen sorulara baktığımızda 100 metre karelik dükkanlarda kaldık, büyümek istiyoruz, büyüyemiyoruz bu durum sıkıntı oluyor diye de yine birkaç soru gelmiş?

ŞUANDA DURUM İÇLER ACISI..!!

— O konuyla da ilgili gerçekten çok uğraş verdik. Küçük esnaf burada o kadar çok kiralar veriyor ki akıl almaz şekilde.15’e de oturan var, 50’ye de oturan var. İki dükkan tutsuysa tabii çok daha fazlasıda var..Ankara’da belirli kişilerin hataları yüzünden Bursa’da küçük ve orta sanayi işletmecileri Sanayisi kurulamadı, şu anda istense de zaten yer tahsis edilse bile ekonomi o kadar kötü ki şu anda oraya para ayıracak güç yok, ama 4-5 sene önce hakikaten olabilirdi.

***Yine değerli başkanım eğitimle ilgili yaşanılan sıkıntılardan da yine birçok soru gelmiş?

5 SENE ÖNCE BENİM BİR PROJEM VARDI..!!

—5 sene kadar önce benim bir projem vardı. Milli Eğitim Müdürlüğü ile ve Bursa Ticaret Sanayi Odasıyla. Sanat okulunu sırf kalıphane bölümüne çevrilmesi.Ben 1990’lı yıllardan beri sanat okullarını gezerim.Görevliydim zaten Btso’da, bütün sanat okullarını aşağı yukarı gezdim. Oradaki durum içler acısı şu anda.Bir okula gidiyoruz makineler orada ama makineler çalışmıyor.Niye? Yer yok veya işte göstermelik her şey. Kaynak var, marangoz var, her şey var bir tane sanat okulunda o kadar çeşitli olmaz hangi birini öğreneceksin. Kaynak bölümümü sırf bir tanesini oraya ayıracaksın.Bizim 80’li, 90’lı yıllarda Sanat okulundan gelen öğrenciler o kadar çok fabrika sahibi oldular ki, yani hakikaten iyi eğitim görüp öğreniyorlardı sonra da hazır bir şekilde kendi işyerlerini açıyorlardı.Şu anda bu mümkün değil. Bir sene önce otelde toplantı yaptık Milli Eğitim Müdürü , diğer görevli arkadaşlar geldi. Benim proje ne oldu 3-4 senedir yürümüyor diye sorunca, yavaş yavaş yürüyecek galiba demişlerdi. Herkes bunun yanlış olduğunu düzeltilmesi gerektiğini biliyor ama kimse uğraşmıyor, kimse kafa yormuyor, kimse başını belaya sokmak istemiyor maalesef.

4+4+4 SİSTEMİ BÜYÜK DARBE VURDU..!!

Arşivlere bakarsınız, gazetelerde görürsünüz.Sanat okuluna gidenlere makine mühendisi olması şartı getirilmesi lazım demiştim.Liseye gidenler ancak doktor ve kamu hizmetinde görev almaları lazım, kesinlikle makine mühendisi olmayacak. Çünkü sanat okuluna giden adam ben mühendis olacağım derse, altyapı ve kafası çalışanlar oraya gidecek.Şu anda en iş yapmayacak, işe yaramayanlar maalesef sanat okuluna yöneldiler. 80’li yıllarda 90’lı yıllarda öyle değildi kafası çalışanlar sanat okuluna gitti çoğu mühendis oldu ve iş yeri sahibi oldular ve hala daha çok güzel çalışanlar var.Şu anda mümkün değil bu sistemi yapmak. 4+4+4 bitirdi tamamen bu sistemi.

***Yine bir çok okuyucumuz kalifiye eleman sıkıntısının çok büyük bir sıkıntı olduğundan bahsediyorlar yine bir okuyucumuz Özer bey yazmış 6 sene önce iş yerini açmış olmama rağmen o

günden bugüne önünde kalifiye eleman ihtiyacı olduğuna dair tabelayı indiremediğini yazmış.Hatta ilaveten internette vesaire ilanları da varmış ama hala daha tam kadro çalışamadıklarından bahsetmiş.

TEKNİK ELEMANA ÖNCELİK VERMEKTE GERİ KALDIK..!!

—Ben Almanya’da okudum diyelim sanat okuluna gittiğimizi düşünelim.Türkiye’de 8 milyona yakın üniversite öğrencisi var. Almanya’da 2.800.000 civarı. Türkiye Almanya’nın sanayisinin üçte biri kadar.Üniversite öğrencisi veya yüzbinlerce öğretmen yetiştireceğine öğretmenlik yapamayacak bir de ne gerek var lazım olduğu kadar yetiştirsek de, bu teknik elemana önem verseydik Türkiye bu hale gelebilir miydi. Ben bunu konuşmalarımda, yemeklerde, seminerlerde, Btso’da hep söyledim,hep söyledim.

****Yine Burpres’in geleceği emin ellerde mi diye sorular gelmiş başkanım?

—-Oğlum Tevfik Kumru Uluslararası Ticaret ve Finans okudu İngilizce üzerine.Kızım Yasemin Meriç Mali Müşavir aynı zamanda Denetleyici.Ayrıca milletvekili adayıydı ,Kadın Kolları Başkanlığı da yaptı.Damat Cem Meriç Makine Yüksek Mühendisi ,Doçent Doktor.Bu anlamda Burpres’in geleceği emin ellere diyebilirim ama akşam arkadaşlar arasında büyük firmalarla bir toplantı yaptık, birkaç kişi dayanamayacağız vesaire deyince bu ekonomi gidişattan dolayı İçim acıdı gerçekten de.Masraflar gerçekten çok yüksek, tekstille bu sektörü kıyaslamayın.Tekstilin maliyeti diyelim 20 kişi olduğunda aylık bir birim dersek,kalıp bölümü olduğu zaman en az 2 birimdir. Tekstile göre kıyasladığın zaman ayakta durmak gerçekten bu sektörde çok zor.

***Peki değerli başkanım bu anlattıklarınız ışığında sektör için neler yapılmalı?

MUTLAKA DESTEK VERİLMELİ..!!

— İmalat ve kalıp sektöründe girdi maliyetlerimiz yurt dışına odaklı.Ayrıca iç piyasada nakit dönüşü olmaması, iş akdi yapılan firmaların uzun vadede çekle çalışması, sanayi tesislerinin Bursa’da bizim yapmış olduğumuz işe göre donanımlı olmaması ve çoğumuzun da kiracı olduğunu düşünürsek her geçen artan fahiş kira zamlar, çalıştığımız sektörde tecrübeli elamanlar ve çırakların bulunmaması sektörü durdurma aşamasına getirmiştir. Yaşanan krizin orta vadede mutlaka Türkiye’nin ekonomik dengeleri için aşılması gerekiyor.Öncelikle, hammadde tedarik zincirinin çeşitlendirilmesi ve yerli üretim imkanlarının artırılması, fiyat dalgalanmalarının etkisini azaltacaktır. Ayrıca, devlet teşvikleri ve Ar-Ge destekleri ile firmaların yeni teknolojilere yatırım yapmaları teşvik edilmelidir. Eğitim programları aracılığıyla nitelikli iş gücünün yetiştirilmesi de sektörün uzun vadeli sağlığı için kritik öneme sahiptir. Nitelikli iş gücü için meslek liselerinde kalıp bölümüne ilgi artırılmalı teknik insanlar yetiştirilmelidir. Ayrıca sektörde usta – çırak ilişkileri kötüye kullanılmamalıdır. Bu sektörde çalışanlara daha fazla değer verilerek istihdam bir şekilde artırılmalıdır. Sonuç olarak, kalıp sektörü, karşılaştığı sıkıntılara çözüm yolları geliştirilerek daha rekabetçi ve sürdürülebilir bir hale getirilebilir. Bu süreçte işbirlikleri ve yenilikçi yaklaşımlar, sektörü güçlendirecek temel unsurlardır ve en büyük yük üreticilere ve yöneticilere düşmektedir. Savunma sanayide bu süreçte bizlere omuz verirse kısa zamanda yaşadığımız ekonomik travmaya son verebilir tekrar Türkiye’nin ekonomisinde lokomotif sektör olarak rol model olabiliriz.
(Ayrıntılı ve kapsamlı röportajımıza yarın kaldığı yerden devam etmek üzere)