Miting Alanında Gerilimli Diyaloglar ve Özgür Özel’in Mesajı: “Her Şey Çok Güzel Olacak”

Türkiye’nin siyasal atmosferini yansıtan bir miting alanında, vatandaşlar arasında dikkat çeken diyaloglar yaşandı. Miting alanının hem içinden hem dışından yükselen sesler, ülkedeki kutuplaşmayı ve siyasal tartışmaların derinliğini gözler önüne serdi.

Alan içerisinden bir vatandaş, adalet sistemine yönelik tepkisini dile getirerek, “Bin yıl, üç müebbet verilenlerin serbest kaldığını gördük. Böyle bir yargıya kimse güvenmez,” dedi. Bu çıkış, yargı bağımsızlığına dair tartışmaları yeniden gündeme getirdi.

Alan dışından gelen karşılıkta ise, “Eskiden ambulans bile yoktu, şimdi nankörlük edenlerle doluyuz,” ifadeleriyle hükümete destek verildi, muhalif kesim ise hainlikle suçlandı. Bu sert sözlere içeriden başka bir vatandaş, “Küfür, fikri olmayanın diline düşer. Sekseni devirdim, hem buzdolabı hem ambulans vardı,” diyerek cevap verdi.

Karşılıklı söz düellosu, geçmiş iktidarların icraatlarına ve bugünkü politikaların doğruluğuna dair yoğun tartışmalara dönüştü. Yerli savaş uçağı, doğal gaz keşfi, ekonomik gerçekler ve seçim propagandaları çerçevesinde yorumlar yapıldı.

Tartışmaların ortasında kürsüye çıkan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, kalabalığı birleştiren cümleleriyle dikkat çekti:

“Hak, hukuk, adalet… Adayımı yanımda, sandığı önümde görmek istiyorum. Ekrem İmamoğlu’na özgürlük! Her şey çok güzel olacak.”

Bu sözler, kalabalık üzerinde ortak bir sessizlik ve dikkat oluşturdu; mitingin en çok alkış alan anı oldu. Tartışmaların gölgesinde, demokrasi ve umut vurgusu bir kez daha sahneye taşındı.

Bursa Vatan Medya Gurubu Yazarı Ahmet Koçak’ın kaleme aldığı yazıda;

ÖZGÜR ÖZEL BURSA’DA
Özgür Özel bugün saat 17.00’de Bursa’ya geldi. Eşi Bursalı olan Özel, aynı zamanda Bursalıların eniştesi de oluyor. Kent Meydanında miting için ayrılan bölüme üzerim aranarak girdim. Ateş olsan cürmümün kadar yer yakarsın, derler ya ben de cürümüm kadar yer kaplamak için geldim. Çok kalabalık var. Yüksek bir yere çıkamadığım için kalabalığın resmini çekemedim. Özgür Beyin konuşmasını, görüntüsünü, atılan sloganları ve kalabalığı gazete ve televizyonlardan izleyeceksiniz. O nedenle onları değil halkın konuştuklarını yazacağım. Miting alanı içinden ve dışından soru sorduğum veya tanık olduğum konuşmaları yazdım. Buyurun okuyun;
Miting alanı dışından bir vatandaş:
“Ekrem İmamoğlu’nun başında olduğu 560 milyar liralık yolsuzluk ve kirli para organizasyonuna ilişkin yürütülen soruşturma devam ederken, para sayma görüntüleri ortaya çıktı. Ateş olmayan yerden duman çıkmaz. Çok büyük yolsuzluk yapmışlar çok.”
Miting alanı içinden bir vatandaş:
“ Siz ateş olmayan yerden de duman çıkarırsınız. Ekrem İmamoğlu ve ekibinin hiçbir yolsuzluk yaptığı yok. Cumhurbaşkanı adayı olup erken seçime çağırınca, kamuoyu araştırmaları birinci geldiğini açıklayınca panikleyip delilsiz şekilde içeri attılar. Şimdi de delil arayışındalar. Yalancı tanıklar yetmeyince eski telefonunu bulmuşlar bakalım içinden ne bulacaklar. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Bütçe Kararnamesinde 2024 yılı gider tahmini: 415 milyar lira. Gelir tahmini: 178 milyar lira gösterilmiş. 560 milyar da nereden çıktı? Diplomasını iptal etmek ailesinin yıllardır alın teri dökerek kazandığı malına el koymak zulümdür ve zulüm karşısında sessiz kalamayız.”
Miting alanı dışından bir vatandaş:
“Adalete güvenmek lazımdır. Bekleyelim görelim. Haksızlık varsa açığa çıkar.”
Miting alanı içinden bir vatandaş:
“Adalete güven yok. Sizin adamlarınız bile isyan ediyor, haksızlık yapıldığını söylüyor. Sen hala böyleyken böyle diyorsun. Ciddi bir yüz ifadesi takınarak “yargı bağımsızdır” gibi komik şeyler söyleniyor diye güvenecek halimiz yok. Bin yıl, üç kez müebbette mahkûm edilenlerin birkaç yıl sonra berat ettiklerini gördük. Böyle bir yargıya kimse güvenmez.”
Miting alanı dışından bir vatandaş:
“Bu hükümetten önce Türkiye de bırak ücretsiz Anbulans (söylediği gibi yazdım) hizmetini Türkiye’de Anbulansın sadece ismi vardı. Anbulans hizmeti diye bir şey yoktu. Aramızdaki nankörler, aha bu mitinge gelenler. Hainsin sen ey millet denenler. Çöp, çukur, çamura layık aşağılık bir kesimimiz var. Yobaz bunlar, gerici bunlar, hain bunlar…”
Miting alanı içinden bir vatandaş:
“Hakaretlerini iade ediyorum. Bizim size söylediklerimiz dönüp bize mi söylüyorsunuz. Bir kez de kendiniz bir şey bulup söyleyin. Fikri olmayanın, yanıtı olmayanın diline küfür ve hakaret düşer. Bizden önce buzdolabı da yoktu, dedi sizinkiler. Yalandan besleniyorsunuz. Ben seksen yaşındayım ambulans da buzdolabı da çocukluğumdan beri hep vardı.”
Miting alanı dışından bir vatandaş:
“ Bu adam ne diyor ya; CHP’nin bir dikili taşı yok. Ne yaptıysa bizim partimiz yaptı. Yerli ve milli savaş uçağı yaptılar, uçurdular. Karadeniz’de gaz, Gabar’da petrol buldular. Bilimde teknolojide dünya ile yarışıyoruz. Vatan hainleri görmezden geliyor.”
Miting alanı içinden bir vatandaş:
“CHP İktidardayken ülkeyi fabrikalarla donattı. Yetmiş yıldır iktidara getirmediniz ki neler yapacağını bir görseydik. Muhalefette olan parti ne yapabilir? Petrol buldukça benzine mazota zam geliyor. Doğal gaz buldukça doğal gaz fiyatları artıyor. Daha önceki seçimlerde de propaganda olsun diye ilan tahtalarına “Yerli ve milli yolcu uçağımız göklerde” yazmışlardı. O uçak hâlâ yere inmedi. Kapağı fırça sapıyla tutulan uçak mı? Okumaz, araştırmazsınız. Yılmaz Özdil açıkladı; savaş uçağının motoru ABD malı F16 savaş uçağının motoruymuş. Altı motor almışlar. İkisini savaş uçağının kaportasına takıp uçurmuşlar. Süspansiyon sistemi hatta perçinleri bile ABD’den. Bir tek kaporta yerliymiş. 2028 de seri üretime geçilecekmiş. Seçim var ya propaganda yapacaklar. Yerli ve milli uçak yapan F16 almak için ABD’ ye, Eurofighter Typhoon almak için Avrupa ‘ya başvurmaz. Keşke yerli bir şeyler yapsalar da gurur duysak ama yok. Her şey seçim kazanmak için propaganda.”
Özgür Özel konuşuyor, miting alanının içindekiler de dışındakiler de susup dinliyor;
“Hak, hukuk, adalet…”
“Adayımı yanımda, sandığı önümde görmek istiyorum”
“Ekrem İmamoğlu’na özgürlük”
“Her şey çok güzel olacak”

ahmet.kocak16@hotmail.com