Yazan: Hayrettin Bulut – Bursa Vatan Medya Grubu Köşe Yazarı
Hayrettin Bulut, son köşe yazısında Türk toplumunun kültürel değerlerinden uzaklaştığını, bu uzaklaşmanın ise toplumun geleceği açısından ciddi tehditler oluşturduğunu vurguluyor. Toplumun öz benliğini koruyabilmesi için dil, aile yapısı, tarih bilinci ve sanat gibi temel unsurların yeniden güçlendirilmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Türkçenin yozlaştığı, sosyal medya ve günlük konuşmada “melez bir dilin” yaygınlaştığı belirtiliyor.
Bu durum yalnızca bir dil meselesi değil, aynı zamanda düşünce derinliğinin de kaybı anlamına geliyor.
Aile kurumunun bireyselleşme ve tüketim kültürü nedeniyle çözülme tehlikesiyle karşı karşıya olduğu ifade ediliyor.
Ortak değerlerin aktarımı sekteye uğrarken, toplumun temeli olan aile yapısı erozyona uğruyor.
Popüler kültürün değerleri değil, yüzeyselliği yücelttiği; özellikle gençler üzerinde taklitçi ve tüketici bireyler yetişmesine neden olduğu dile getiriliyor.
Medyanın içerik kalitesinin düştüğü ve kültürel derinliğe zarar verdiği eleştiriliyor.
Günümüzde sanatın, anlamdan uzaklaştığı ve sadece dikkat çekmeye yöneldiği ifade ediliyor.
Ticarileşen sanat üretimi, kültürel zenginliğin yerini yüzeyselliğe bırakıyor.
Gençlerin tarihî şahsiyetleri tanımadığı ve geçmişten habersiz büyüdüğü belirtiliyor.
Bu durumun kimliksizlik ve aidiyet eksikliğine neden olduğu vurgulanıyor:
“Tarihini dizilerden öğrenen toplumun vay haline…”
Hayrettin Bulut, bu gidişatın tersine çevrilmesi için şu başlıklarda toplumsal seferberlik çağrısı yapıyor:
Milli kültür ve değerlerin eğitim sistemine entegre edilmesi
Nitelikli medya içeriklerinin desteklenmesi
Aile kurumunun güçlendirilmesi
Sanat ve edebiyata gereken önemin verilmesi
Türkçenin doğru ve etkili kullanılmasının teşvik edilmesi
Yazı, kültürel yozlaşmanın bireysel değil toplumsal bir sorun olduğunu, bu nedenle herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini hatırlatıyor.
“Kültürünü koruyan milletler, tarih sahnesinde varlığını sürdürebilir.”