Hayat Pahalılığı Artarken Dengeli Zam Yapılmadıkça Geçim Sıkıntısı Bitmez

İŞÇİDER Başkanı İsmail Doru’dan Asgari Ücret ve Geçim Krizi Üzerine Sert Uyarı:
“Hayat Pahalılığı Artarken Dengeli Zam Yapılmadıkça Geçim Sıkıntısı Bitmez – Asgari Ücret KUR KORUMALI OLSUN”

İşçi Haklarını Koruma Derneği (İŞÇİDER) Genel Başkanı İsmail Doru, Türkiye’de derinleşen hayat pahalılığı, artan temel giderler ve giderek büyüyen geçim krizi karşısında asgari ücrete yapılacak zammın belirleyici rol oynadığını vurguladı. Doru, mevcut ekonomik koşullarda milyonlarca çalışanın yaşam standartlarının her geçen gün geriye gittiğini belirterek, hükümet ve ilgili kurumlara net ve güçlü bir çağrıda bulundu.

“Hayat pahalılığı ortada; vatandaş ay sonunu getiremiyor”

Doru, son yıllarda hızla artan enflasyonun toplumun her kesimini derinden sarstığını ifade ederek şunları söyledi:

“İnsanımız artık geçinemiyor. Ev kiraları, elektrik, su, doğal gaz faturaları ödenemiyor. Çocukların okul masrafları, mutfak giderleri, ulaşım ve sağlık harcamaları derken aile bütçesi her ay yeni bir kara delikle karşı karşıya. Birçok hanenin geliri giderine yetmiyor, insanlar borçla ayakta kalmaya çalışıyor. Bu tablo sürdürülebilir değil.”

“Asgari Ücret zammı hayat pahalılığıyla doğru orantılı olmalıdır”

İŞÇİDER Başkanı, asgari ücretin belirlenmesinde izlenen yöntemlerin artık toplumun ihtiyaçlarına yanıt veremediğini belirterek şu değerlendirmeleri yaptı:

“Asgari ücret için her yıl aynı tabloyu yaşıyoruz. Aylarca süren toplantılar, uzun pazarlıklar ve sonuçta çalışanı tatmin etmeyen bir rakam… Hayat pahalılığı bu kadar yüksekken, dengeli ve reel bir zam yapılmadıkça vatandaş nefes alamaz. Asgari ücretin alım gücünü koruyacak bir formül şarttır.”

“Asgari ücret KUR KORUMALI OLSUN – Uğraşmaktan kurtulun”

Doru’nun en dikkat çeken önerilerinden biri ise asgari ücretin kur korumalı hale getirilmesi oldu. Bu öneriyi şu sözlerle detaylandırdı:

“Bu kadar bağırıp çağırmaya, aylarca toplantılar düzenlemeye gerek yok. Asgari ücreti KUR KORUMALI yapın, bu sorun kökten çözülür. Yıl sonunda akademisyenler, bakanlar, bürokratlar, işçi ve işveren temsilcileri bir araya gelip asgari ücreti belirlemek için çaba harcıyor. Madem enflasyonun ve kurun etkisini ortadan kaldırmak istiyoruz, o hâlde kur korumalı maaş versinler. Hem onlar zorlanmasın hem çalışan ezilmesin.”

Bu çağrı, özellikle ekonomistlerin ve iş dünyasının gündemindeki “alım gücü koruma” tartışmalarını yeniden alevlendirecek nitelikte.

“Emekli maaşları asgari ücret tabanlı olsun” talebi sürüyor

İŞÇİDER olarak uzun süredir dile getirdikleri bir diğer öneriyi de hatırlatan Doru, “Emekli maaşlarının asgari ücret tabanlı olması gerektiğini” belirtti. Doru, düşük emekli maaşlarının milyonlarca emekliyi yoksulluk sınırının çok altında yaşamaya mahkûm ettiğini ifade ederek şu değerlendirmede bulundu:

“Emekli bugün aldığı maaşla yaşamını sürdüremiyor. En düşük emekli maaşı asgari ücret seviyesinin altında kaldıkça bu ülkede sosyal adalet sağlanamaz. Biz işçi sınıfının ekonomik, sosyal ve hukuksal mücadelesini veriyoruz. Emekli de işçi de aynı sistemin altında eziliyor.”

“İşçi sınıfı için mücadelemiz sürecek”

Doru, konuşmasının sonunda İŞÇİDER’in temel amacının işçi sınıfının hak ve hukukunu korumak olduğunu vurgulayarak şu ifadelere yer verdi:

“Biz bu ülkenin işçileri, emekçileri ve emeklileri için mücadeleyi sürdürüyoruz. Sosyal sınıfsal ve hukuksal hakların korunması için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Çünkü Türkiye’de milyonların kaderi alın terine bağlı; o alın teri değer görmeden hiçbir sistem ayakta duramaz.”

İŞÇİDER Başkanı İsmail Doru’nun bu açıklamaları, hem asgari ücret süreci hem de çalışanların yaşam koşulları konusunda yeni bir tartışmayı tetiklemeye aday. Özellikle kur korumalı asgari ücret önerisi, ekonomi çevrelerinde geniş yankı uyandırması beklenen dikkat çekici bir çıkış olarak değerlendiriliyor.