GÜRE’YE VEDA BURSA’YA MERHABA

GÜRE’YE VEDA BURSA’YA MERHABA
07.11.2022
A+
A-

Geçmiş dönem CHP Parti Meclis Üyesi Güler Buğday; yazısında;

“Altı ay sonra Kazdağılarından esen yelden, nefes aldığım, sabahları balkonumda yazmaya başladığımda karşımda bazen köpüren, çoğunlukla mavi bir çarşaf gibi gönlümü mutlu eden denizime veda ediyorum.
Dün bahçemdeki herkes gittiği halde bana arkadaşlık eden, tarihler boyu insanlığa ve bana yaşama direnci veren en başta “Barış Ağacı “olarak isimlendirdiğim zeytin ağaçlarımla vedalaştım.
Aslında hüzünlü ve çok istemediğim bir veda oldu.
Tam bir aydan fazla zaman oldu Güre’deki site komşularım gittiler.
Yalnız kaldım.
Aslında severim tercihli yalnızlığımı.
Havalar soğudu ama daha öncede yaşadım bu koşullarda.
Hatta üç sene önce Aralık sonuna kadar tek başıma yaşamış ve önümdeki uçsuz bucaksız denizimle dertleşip konuşup burada kalmak için direnmiştim.
Bu sene olamadı.
Malum beş gün önce sol elimi kanımca ya kırdım veya çatlattım çok sancım oldu bu nedenle tek elle her işi yapmak beni zorladı.
Ayrıca bahçemde her sabah yüzlercesi olan ve sürekli öten kuşlar bile beni ve buraları terk ettiler ve yakındaki manav ve bakalar da kapandı.
Aslında ben bu koşullara karşın yinede kalacaktım ama dostlar benim için çok endişelendiler ve her gün telefon açarak dönmem için baskı yaptılar.
Ecem’de bana sormadan durumumu bildiği için bir emrivaki yaparak izin alıp geldi ve eşyalarımı topladı.
Bu gün çok huzur bulduğum, sevdiğim ve tek başıma bile mutlu olduğum Güre’ye ve sabahları en geç 0,6 da karşımda maviliği ve sonsuzluğu ile bana huzur veren Denizime veda edeceğim.
Oysa ben her gün onunla konuşur, dertleşir, hatta ondan yanıt alır bazen sevinir bazen de haksızlık, vefasızlık ve hadsizlikleri duyup üzülürdüm.
Ama yaşam işte böyle bir şey inişli çıkışlı…
Aslında ben fiziki olarak Güre’de ama duygu düşünce olarak Bursa’da hatta ülkemin her yerindeydim!!!!
Bir tek gün keyfi davranıp sorumsuzluk yapmadım.
Halklarımızın acılarına, sorunlarına ve uğradıkları haksızlıklara özellikle ülkemi felakete sürükleyen Tek Adam Saray Rejiminin despotizmine sessiz kalmadım.
Dostlarımın endişelerine karşın susmadım, sinmedim ve duyarsızlık yapmadım.
Güre’de deniz kenarında güzel bir evde ve mekânda yaşamama karşın burayı bir eğlence ve kişisel mutluluğum için görmedim.
İyi olan, toplumsal duyarlılığı olan vicdanlı insanları sevmekten ve zorda olan insanlara elimi uzatmaktan hiç vazgeçmedim.
Umarım sağlığım elverir ben yine aynı duyarlılıkla yaşayabilirim.
Dün kendi sayfamda paylaştığım:
Dersimde çok zorda kalmış Munzur Üniversitesindeki gençlerle ilgili Duyarlı kadın Hülya Aslan’ın videosunu paylaştım.
Anında dostlarımdan ve duyarlı insanlardan yardım gitmeye başladı ve çok mutlu oldum.
Sevgiyle saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile insanca, onurluca, özgürce, haksızlıklara ve hukuksuzluklara izin vermeden yaşayalım ve yaşatalım.”

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.