KESK ve BES’ten Alanlarda Güçlü Mesaj: “Grevli, Toplu Sözleşmeli Sendika Yasası İstiyoruz!”
Emekçiler Yoksullaştırıcı Politikalara Karşı Alanlara Çıktı Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ve Büro Emekçileri Sendikası (BES) bileşenleri, ülke genelinde eş zamanlı olarak düzenledikleri eylemlerle “Grevli, toplu sözleşmeli yeni bir sendika yasası” talebini yineledi. Bursa’da yapılan basın açıklamasında, kamu emekçilerinin giderek derinleşen yoksulluğa mahkûm edildiği, hükümetin 2026 yılı bütçesinin ise bu tabloyu değiştirmeyeceği vurgulandı.
Basın açıklamasını BES Bursa Şube Başkanı Uğur Canavar yaptı. Canavar, 2026 bütçesinin Meclis’e sunulduğunu hatırlatarak, “İktidar, hazırladığı bütçeyle başta emekçiler olmak üzere toplumun geniş kesimlerine bir iyileştirme yapmayacağını ilan etmiştir,” dedi.
Canavar, hükümetin 8 Eylül’de açıkladığı Orta Vadeli Programa atıfta bulunarak, bu programın emekçiler açısından karanlık bir tablo ortaya koyduğunu belirtti:
“Ücret gelirleri düşük tutulmaya devam edilecek, esnek ve kuralsız çalışma yaygınlaştırılacak, tamamlayıcı emeklilik sistemiyle kamusal emeklilik ortadan kaldırılacak. Yandaş sermaye gruplarına kaynak aktarılırken, dar gelirli kesimlerden daha fazla vergi alınacak. Kamu kaynakları üretime değil, ranta ve faize aktarılacak.”
BES’in araştırma merkezi BES-AR tarafından Ekim 2025’te yapılan açlık ve yoksulluk araştırmasına da değinen Canavar, çarpıcı rakamları paylaştı:
Dört kişilik bir memur ailesinin sağlıklı beslenme maliyeti 37.287 TL,
Bekâr bir çalışanın yaşam maliyeti 60.990 TL,
Yoksulluk sınırı 90.378 TL,
Günlük sağlıklı beslenme maliyeti ise 1.242 TL olarak açıklandı.
Canavar, “Bu rakamlar, kamu çalışanlarının ve emeklilerin gelirlerinin yoksulluk sınırının çok altında kaldığını gösteriyor,” dedi.
KESK ve BES temsilcileri, TÜİK’in açıkladığı resmi verilerin gerçeği yansıtmadığını, iktidarın bu kurumları “yoksulluğu perdeleme aracı” olarak kullandığını öne sürdü. Canavar, “Bizleri yoksulluğa mahkûm eden bu politikaların suçlusu olarak emekçilerin gösterilmesi kabul edilemez,” diyerek Merkez Bankası’nın açıklamalarını da eleştirdi:
“Merkez Bankası Başkanı, enflasyonun sebebini hane halkının yastık altı birikimlerine bağladı. Bu açıklama, daha sıkı bir ekonomik programın ve yeni vergi yüklerinin habercisidir.”
KESK ve BES üyeleri, kamu çalışanlarının haklarını belirleyen toplu sözleşme sürecinin “yandaş sendikaların etkisiyle” inandırıcılığını yitirdiğini savundu.
Canavar, “İktidarın arka kapılarında ikna edilen yandaş sendikalar ve hakem heyeti eliyle yapılan bu masa artık bir orta oyununa dönüştü. Bu düzene boyun eğmeyeceğiz,” dedi.
Emek örgütleri, açıklamada şu talepleri dile getirdi:
Grev hakkını içeren yeni bir sendika yasası çıkarılması,
Hakem Heyeti’nin kaldırıldığı, tarafların eşit temsil edildiği yeni bir toplu sözleşme düzeni,
2026 bütçesinden emekçilere daha fazla pay ayrılması,
Mülakat sisteminin kaldırılması,
3600 ek gösterge düzenlemesinin tamamlanması ve ek ödemelerin temel ücrete yansıtılması,
Kreş ve bebek bakım odalarının her işyerinde açılması,
5510 sayılı kanunun yarattığı mağduriyetlerin giderilmesi ve kamusal emekliliğin güçlendirilmesi.
Canavar, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Yoksulluk bu kadar derinleşmişken sessiz kalmayacağız. İşyerlerimizden başlayarak örgütlü mücadelemizi büyüteceğiz. Yaşasın BES, yaşasın KESK, yaşasın örgütlü mücadelemiz!”
![]()