Yaklaşık 4 milyon memur ve 2 milyon memur emeklisi için yürütülen 8’inci Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde hükümetin açıkladığı ilk zam teklifi, Yeniden Refah Partisi’nden sert eleştiri aldı.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Doğan Bekin, kamu işveren heyetinin sunduğu zam oranlarının “yüksek enflasyon gerçeğini yok saydığını” ve “vatandaşları açlık sınırının altında yaşamaya mahkûm ettiğini” belirtti.
2026:
6 ay: %10
6 ay: %6
2027:
6 ay: %4
6 ay: %4
Bekin, 2025 yılının ilk yarısını “yüksek enflasyon gölgesinde yoksullukla” geçiren memur ve emeklilerin, ikinci yarıda da açlık sınırı altında yaşamaya zorlandığını söyledi.
TÜİK verilerine göre haziran ayında:
Aylık enflasyon: %1,37
Yıllık enflasyon: %35,05
12 aylık ortalama: %43,23
6 aylık enflasyon farkı: %10,07
Bu oranlara göre:
Memur ve memur emeklilerine, %5 toplu sözleşme zammı + %10,07 enflasyon farkı ile %15,56 zam yapıldı.
SSK ve BAĞ-KUR emeklilerine ise %16,67 zam verildi.
En düşük emekli aylığı 14.669 TL’den 16.881 TL’ye yükseldi.
Ancak Bekin’e göre bu artışlar, Türk-İş’in açıkladığı 26.115 TL’lik açlık sınırının çok altında kalıyor.
Bekin, temel tüketim kalemlerindeki yıllık artışlara dikkat çekti:
Elektrik: %86
İçme suyu: %60
Doğalgaz: %42
Kira: %82
Bu artışların, alım gücünü erittiğini vurgulayan Bekin, “Gıda ve barınma gibi en temel ihtiyaçlar dahi karşılanamaz hale geldi” dedi.
Yüksek enflasyon ve temel tüketim zamları ortadayken, 2026 ve 2027 için teklif edilen düşük zam oranları hangi kriterlere göre belirlendi?
Maaş zamları belirlenirken açlık ve yoksulluk sınırı dikkate alındı mı?
Elektrik, su, doğalgaz ve kiradaki fahiş artışlar karşısında ek zam veya refah payı verilmesi gündemde mi?
Açlık sınırının 26.115 TL, yoksulluk sınırının 85.000 TL olduğu ekonomik koşullarda, bu zam oranlarının gerekçesi nedir?
Enflasyonun üzerinde maaş artışı için Hazine ve Maliye Bakanlığı ile ortak bir çalışma yürütülüyor mu ve masaya getirilecek son zam oranı ne olacak?
Doğan Bekin, “Memur ve emeklilere yapılacak maaş artışları, piyasa gerçekleri ve insanca yaşam koşulları dikkate alınarak belirlenmelidir. Aksi halde milyonlarca vatandaşımız, ekonomik olarak daha da zor duruma düşecektir” uyarısında bulundu.