Orhaneli’de Yangının Ardından Yükselen Beton: TOKİ İnşaatı Tartışmaları Büyüyor

Bursa’nın Orhaneli ilçesinde yaz aylarında meydana gelen ve geniş bir alanı etkisi altına alan orman yangınının ardından, bölgede başlayan TOKİ konut inşaatları kamuoyunda yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi. Yangının izleri henüz tazeyken, aynı bölgeye çok yakın bir noktada 5 katlı konut bloklarının kabasının neredeyse tamamlanmış olması, “tesadüf mü, planlı bir süreç mi?” sorusunu gündemin merkezine yerleştirdi.

Yangınla Beton Arasında Kalan Soru İşaretleri

Yangın sonrası çekilen görüntülerde, dumanı henüz tüten arazilerin yakınlarında hızla yükselen konut blokları dikkat çekiyor. Bölge sakinleri, yangın sırasında gözyaşlarına boğulduklarını ancak aylar sonra aynı bölgede böylesine hızlı bir inşaat ilerleyişinin ortaya çıkmasının şok etkisi yarattığını dile getiriyor.

Vatandaşların ortak sorusu net:

“Bu inşaat ne zaman başladı? Yangın sonrası bu hız nasıl mümkün oldu? Yoksa süreç yangından çok daha önce planlanmış mıydı?”

Orhaneli’de yaşayan birçok kişi, yangının çıkış nedeninin hâlâ tam anlamıyla açıklığa kavuşturulmadığını, buna rağmen bölgenin kısa sürede yapılaşmaya açılmış görüntüsü vermesinin güven kaybı yarattığını ifade ediyor.

“Küllerinden Rant mı Doğdu?” Tepkisi Büyüyor

Yerel halk, yaşanan tabloyu şu sözlerle özetliyor:

• “Orman yanarken içimiz yandı. Şimdi aynı yerde beton yükseliyor. Bu kadar hızlı bir süreç normal mi?”

• “Yangınların ardından imar planı değişti mi? Değiştiyse neden halka duyurulmadı?”

• “Burada bir şeyler gizleniyor mu?”

Bölgede yıllardır yangın riskine karşı mücadele veren çevre dernekleri ve ekoloji savunucuları da konuyu yakından takip ediyor. Onlara göre, Türkiye genelinde yangın-sonrası yapılaşma örneklerinin artık sistematik bir sorun hâline geldiğini, Orhaneli’nin de bu tablonun son halkası olabileceğini belirtiyorlar.

Yetkililere Açık Çağrı: Şeffaf Bilgi ve Bağımsız Denetim Şart

Vatandaşların ve çevre örgütlerinin talepleri oldukça net:

1. İnşaatın Başlangıç Tarihi Açıklansın

İnşaat ruhsatı, ihale süreci, proje onayları ve temel atma tarihinin kamuoyuna net şekilde duyurulması isteniyor.

2. Yangının Çıkış Nedeni Şeffafça Paylaşılsın

Soruşturma dosyasında ilerleme olup olmadığı, sabotaj ihtimalinin değerlendirilip değerlendirilmediği hâlâ belirsiz.

3. İmar Planı Değişiklikleri Kamuya Açık Hale Getirilsin

Yangın öncesi ve sonrası uydu görüntüleri ile imar planlarının karşılaştırılması talep ediliyor.

4. Denetim Mekanizmaları Güçlendirilsin

Orman vasfını yitiren alanların hızla yapılaşmaya açılmasını engelleyecek yeni düzenlemeler isteniyor.

Uzmanlardan Uyarı: “Bu Bir Türkiye Meselesi”

Ekoloji uzmanları, yangın sonrası yapılaşmanın yalnızca doğal ekosistemi değil, kırsal yaşamı da tehdit ettiğini vurguluyor. Uzmanlara göre yangın bölgelerinde:

• en az 30 yıl boyunca yapılaşmanın tamamen yasaklanması,

• alanların doğal hâline bırakılması,

• yeniden ormanlaşma programlarının zorunlu hâle getirilmesi
  gerekiyor.

Aksi hâlde, Türkiye’nin gelecekte benzer tartışmalarla karşılaşmaya devam edeceği belirtiliyor.

Çözüm İçin Öneriler Net: “Yeşil Koruma Bölgesi Şart”

Halk ve sivil toplum kuruluşları şu çözüm önerilerinde birleşiyor:

• Yangın sonrası tüm alanlar için şeffaf imar süreçleri

• Orman alanlarının rant amacıyla dönüştürülmesini engelleyen bağımsız denetim

• TOKİ projelerinde yer seçimlerinin halk ve uzmanlarla birlikte değerlendirilmesi

• Yangın bölgelerinin “yeşil koruma bölgesi” ilan edilmesi

• İmar ve yapı süreçlerinin canlı yayın veya açık raporlama modeliyle halka sunulması

Sonuç: Orhaneli Türkiye’yi İlgilendiriyor

Orhaneli’de yükselen beton blokları, Türkiye’nin yıllardır tartıştığı “yangın-sonrası imar” meselesini yeniden alevlendirdi. Kamuoyunun beklentisi, bölgedeki bu gelişmenin ayrıntılarıyla ortaya çıkarılması, soru işaretlerinin giderilmesi ve gerekirse soruşturma açılması yönünde.

Halkın en büyük endişesi ise şu cümlede özetleniyor:

“Yangının küllerinden rant değil, adalet ve şeffaflık doğsun.”