Sudan’ın Ankara Büyükelçisi Altayeb’ten Şok İddia: “El-Faşir’deki Katliamın Arkasında Birleşik Arap Emirlikleri Var!”
Sudan Cumhuriyeti’nin Ankara Büyükelçisi Nadir Yusuf Altayeb, düzenlediği basın toplantısında Darfur bölgesinde yer alan El-Faşir kentinde yaşanan sivil katliamlarına dair uluslararası topluma çarpıcı ve sert bir çağrıda bulundu. Büyükelçi, yaşanan vahşetin yalnızca bir iç çatışma olmadığını, arkasında organize desteklerin bulunduğunu ifade ederek dikkatleri Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) çevirdi.
“Açık Bir Etnik Temizlik Savaşıyla Karşı Karşıyayız”
El-Faşir’deki saldırıların açıkça bir etnik temizlik savaşı olduğunu vurgulayan Altayeb, özellikle sivillerin hedef alındığını, kadın, çocuk, yaşlı demeden insanların öldürüldüğünü ve temel ihtiyaçlara ulaşımın engellendiğini söyledi.
“Bu Vahşetin Arkasında BAE Var”
Altayeb, yaptığı açıklamada “Bu vahşetin arkasında Birleşik Arap Emirlikleri var” ifadelerini kullanarak, BAE’nin El-Faşir’deki milis güçlere doğrudan silah, para ve askeri mühimmat sağladığını öne sürdü.
“Uluslararası Sessizlik, Suça Ortaklıktır”
Büyükelçi Altayeb, uluslararası toplumun ve medya organlarının bu katliam karşısında sessiz kalmasını ise “suça ortaklık” olarak nitelendirdi. “Dünya gözlerini kapatıyor, kulaklarını tıkıyor. Bu sessizlik, katliamı teşvik ediyor” diyerek tepki gösterdi.
“Yüzlerce Sivil Öldürüldü, 200 Binden Fazla Kişi Kuşatma Altında”
Basın toplantısında paylaşılan verilere göre, El-Faşir’de yüzlerce sivilin yaşamını yitirdiği, en az 200 bin kişinin gıda, temiz su ve ilaç gibi hayati ihtiyaçlardan yoksun şekilde kuşatma altında yaşamak zorunda kaldığı belirtildi.
“Destek Veren Milisler Terörist İlan Edilsin”
Altayeb, BAE’nin desteklediği milis grupların uluslararası kamuoyunca “terörist örgüt” ilan edilmesini talep etti. Kente yönelik abluka ve yardımların engellenmesinin derhal sonlandırılması gerektiğini vurguladı.
Neden Bu Açıklama Önemli?
Diplomatik ilişkilerde oldukça nadir görülen bir durum yaşandı: Bir ülkenin büyükelçisi, başka bir devleti açıkça bir katliamın arkasında olmakla suçladı. Bu, sadece Sudan’ın iç meselesi değil; aynı zamanda bölgesel dengeleri, uluslararası hukuku ve insan hakları sistemini doğrudan ilgilendiren ciddi bir diplomatik gerilim anlamına geliyor.
Yaşananlar, sadece bir iç savaş değil; etnik temizlik, insanlığa karşı suçlar ve insani kriz kapsamında değerlendiriliyor.
Son Söz: Sessizlik Suçtur
Sudan Büyükelçisi’nin uyarısı açık: Uluslararası toplum ya bu vahşete karşı duracak ya da bu utancın ortağı olarak tarihe geçecek.
Sudan’daki gelişmelerle ilgili yeni bilgiler geldikçe paylaşmaya devam edeceğiz.