Laik Eğitime Darbe: Bursa’da Okul Müdüründen Skandal Uygulama

Eğitim-İş Genel Özlük-Hukuk ve TİS Sekreteri Yeliz Toy yaptığı açıklamada; ” AKP eksenindeki Milli Eğitim Bakanlığı’nın 20 yılı aşkın süredir okul yöneticilerini liyakat yerine sadakat üzerinden, yandaş sendikaların torpil listeleriyle belirlemesinin acı sonuçlarından biri daha Bursa Osmangazi’de ortaya çıkmıştır.

Şeyh Edebali Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdürü, geçici olarak ortak kullanılan okul binasına erkek öğrencilerin hafta içi girişini engellemek istemiş, aynı binayı paylaşan Hanife Murat Ortaokulu Müdürlüğü’ne yazı göndererek, ortaokulda öğrenim gören erkek öğrencilerin hafta içi egzersiz çalışması yapmamalarını talep etmiştir.

Bu akıl dışı ve hukuksuz tutum, ilk bakışta münferit bir olay gibi görünse de, eğitim sisteminin içine sürüklendiği karanlığın derinliğini bütün çıplaklığıyla göstermektedir. Haddini, kanunu ve aklın sınırlarını aşarak “haremlik-selamlık” okul düzeni kurmaya kalkan bu müdür, eğitimi sistematik biçimde gericileştiren politikaların sahadaki yansımasından ibarettir.

Eğitimi Şeriatlaştırma Girişimi

Eğitimde şeriat özlemiyle hareket eden, laik Cumhuriyet’in temel ilkelerini hiçe sayarak, kamu binasında erkek öğrencilerin girişini engellemeye cüret eden bu sözde eğitimci, sadece haddini değil, yasayı da aşmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nin antetli kâğıdıyla, şeri düzenin resmî provasını yapmaya kalkışmıştır.

Bugün okullarda dağıtılan “Hak Din ve Şeriat İslam’dır” yazılı sınav kâğıtları, “Filistin dayanışması” adı altında tarikatların öğrenciler üzerinde yürüttüğü istismar dolu faaliyetler, laik eğitimi zaten tehdit eder hale gelmişken; şimdi bir de kendini “İrşad Devriyesi” sanan müdürlerin sahneye çıkması, eğitimin hangi uçuruma sürüklendiğinin açık kanıtıdır.

Kanuna ve Cumhuriyet’e Meydan Okuma

Bu olay, Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 15. maddesinde yer alan “karma eğitim esastır” hükmünü dahi hazmedemeyen kişilerin müdür koltuklarına oturtulduğunu göstermektedir. Öğrencileri cinsiyet temelli ayrıştırmaya yönelik bu girişim, kanuna, yönetmeliğe ve Cumhuriyet’in kurucu ilkelerine açıkça aykırıdır.

Kız okulları açarak karma eğitimden uzaklaşmakla yetinmeyen bu zihniyet, şimdi aynı binayı paylaşan 11–12 yaşındaki erkek öğrencilerin dahi varlığını “rahatsız edici” bulmaktadır.
Bir sonraki adım, bu okullara erkek öğretmenlerin girmesini yasaklamak mı olacaktır?
Ülkeye şeriat mı geldi de bizim mi haberimiz yoktur?

Laikliğe ve Liyakate Dönülmeli

Bu hadise, Milli Eğitim Bakanlığı’nın liyakat yerine biat kültürünü temel alan kadrolaşma politikasının, eğitimi nasıl çürüttüğünü bir kez daha gözler önüne sermiştir.
Zamanın ruhundan, bilimin ışığından ve Cumhuriyet’in kazanımlarından tamamen kopmuş bu kişiler, Suudi Arabistan benzeri bir “haremlik-selamlık” eğitim düzeni düşlerken, Türkiye Cumhuriyeti yüz yıl ileride, çağdaş, laik ve demokratik bir hukuk devletidir.

Bu ülkenin öğretmenleri, öğrencileri ve yurttaşları, laik ve bilimsel eğitimden asla vazgeçmeyecektir.

Türkiye Laiktir, Laik Kalacaktır!”